Göz Kremi Nasıl Sürülür? Ne Sıklıkla Kullanılır?
K-Beauty, kendini sevmeyi temel alan bir felsefeye dayanıyor. Kore cilt bakım rutininin her bir basamağı bu felsefeden yola çıkarak, kısa süreli değil ömür boyu sürecek sonuçlar için çalışıyor. Ne yazık ki cilt bakımı, oluşan bir cilt problemini hemen geçiren mucizevi formüllere indirilemeyecek kadar karmaşık bir serüven. Cilt bakımının karmaşık yapısı ve sabır istemesi bazen zorlayıcı gelebilir. Ortaya çıkan bir cilt problemini çözmek her zaman kolay ya da mümkün olmuyorken, hayat boyu doğru bir bakımla sağlıklı bir cilde sahip olmak ve birçok cilt probleminin oluşmasının önüne geçmek mümkün. Cilt bakımındaki en zor kısımlardan biri işte tam da bu: cildine yatırım yapmak! Yani cildinde henüz oluşmamış bir problem için cildine bakım uygulamak.
Anti-aging yani yaşlanma karşıtı ürünler, zamanı geriye saramaz. Sadece yaşlanma belirtilerini hafifletmek ve geciktirmek için cildine destek olurlar. Oysa doğru bir cilt bakımı hem anti-aging ürünlere yükleyeceğin sorumluluğu azaltır hem de birçok yaşlanma belirtisini doğal olarak geciktirir.
İşte bu yüzden göz çevresi bakımı bambaşka bir öneme sahip. Hem cildimizdeki en hassas bölgelerden biri olması hem de genellikle yaşlanma belirtilerinin bize "merhaba" dediği yer olması onu önemli kılıyor. Doğru göz çevresi bakımı birçok problemin oluşmasını önler veya geciktirir. Bu nedenle göz çevresinde belirgin bir problem yaşamasan bile doğru şekilde bakım uygulamak, cildin için yapabileceğin en iyi uzun vadeli yatırımlardan biri olacaktır. Yaşlanma belirtileri oluştuktan sonra ise doğru bir bakımla etkilerini hafifletmek mümkün. Bakım rutinimizde hassaslıkla ilgilenmemiz gereken bu aşamayı detaylıca incelemekte fayda var.
Göz Kremi Seçerken Nelere Dikkat Edilmelidir?
Göz çevresi, cildimizin geri kalan bölümlerine göre epey ince bir tabakaya sahip. Yani kan damarlarına ulaşmadan önceki deri altı katmanlar çok daha ince ve kan damarları yüzeye çok daha yakın bir konumda. Bu nedenle cildimiz üzerinde kullandığımız herhangi bir ürün göz çevresinde çok daha hızlı ve yoğun biçimde emiliyor. Bu da ağır içeriklere sahip ürünlerin neden göz çevresine sürülmemesi gerektiğini açıklıyor. İşte bu yüzden göz çevresine uygulayacağın ürünler göz çevresi için tasarlanmış olmalı ya da ürünün göz çevresi için de uygun olduğu belirtilmeli. Aksi halde bakım yapmak istersen göz çevrene zarar verebilirsin.
Göz Kremi Alerjik Reaksiyonlara Neden Olabilir Mi?
Gün içerisinde sadece göz kırpmamızla bile göz kapaklarımızı ortalama 15.000 kez hareket ettiriyoruz. Ne kadar çok öyle değil mi? Bir de bu ince ve daha az korunaklı derinin güneşten gelen UV ışınlarına maruz kaldığını düşünecek olursak, cildimizin diğer bölümlerine göre daha özel bir bakımı hak ettiğini söyleyebiliriz. Göz çevresi yapısı gereği çok kolay ve hızlı şekilde yıpranıyor, bu nedenle gerekli önlemleri almak önemli. Ancak eğer kullandığın ürün sonrasında kızarıklık, kaşıntı ya da şişlik gibi belirtiler yaşıyorsan, ürün kullanımını sonlandırmalısın. Göz çevresinin hassas olduğunu unutma. Bu nedenle ürünü kullanmadan cildinin belirli bir noktasına ufak bir deneme yaparak tepkisini gözlemleyebilirsin. İşte bu noktada yapay aroma, renklendirici, silikon veya PEG içermeyen cruelty-free Benton Fermentation Eye Cream aradığın seçenek olabilir!
Göz Kremi Hangi Cilt Tipleri İçin Uygundur?
Göz çevresi için kullanılan cilt bakım ürünleri, kullanım amaçlarına ve yaşa göre değişiklik gösteriyor. Bu değişikliklere geçmeden önce açmamız gereken bir parantez var. Cilt tipin ve ihtiyaçların neler? Şimdi seninle aynı yaşta olan arkadaşlarını düşün, onların cilt tipleri ve cilt ihtiyaçları neler? Oldukça farklı öyle değil mi? Şaşırtıcı olmayan bir bilgi: bu durum yıllar geçtikçe de değişmeyecek. Yani 30 yaşındakiler şunu yapmalı, 40 yaşındakiler bunu gibi genellemeler yapmak çoğu zaman faydasızdır ve seni yanlış yönlendirebilir. Doğru soru "cilt tipim nasıl ve cildim neye ihtiyaç duyuyor?" olmalı.
Bu nedenle yaşa göre önerilerde bulunmaktan olabildiğince kaçınıyoruz. Diğer taraftan insan vücudunun gelişimi ve yaşlanma evrelerine göre bazı genellemeler yapmak mümkün. Referans olarak yaşlara göre bir genelleme yapmaya çalışacak olursak:
Göz çevresi çok kısa yaş aralıklarıyla farklı bakıma ihtiyaç duyabilir: Göz çevresi 20’li yaşların başında canlandırma ve tazelenmeye; 25’li yaşlarda morluklar ve halkaların giderilmesine; 30’lu yaşlarda ilk kırışıklıklar ve çizgiler oluştuğunda yenilenmeyi desteklemeye; 35-40 yaş arasında kolajen desteğine; 40’lı yaşlar ve sonrasındaysa vücut genel olarak yıkım mekanizmalarını hızlandırdığı için çok daha güçlü onarıma ihtiyaç duyabilir. Tabii bu çok geniş bir genelleme, cildinin neye ihtiyaç duyduğunu ve hangi evrede bulunduğunu ancak sen bilebilirsin. Örneğin, 30'lu yaşları görmeden kaz ayakları ve ince çizgiler görünmeye başlanabilir ya da 40'lı yaşlara kadar cildin ekstra bir kolajen desteğine ihtiyaç duymayabilir.
Göz Kremi Günlük Olarak Ne Sıklıkla Uygulanmalıdır?
Göz kremi uygulama sıklığı, cilt tipine ve yaşına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genellikle, günde iki kez, sabah ve akşam önerilen bu uygulama, göz çevresindeki kuruluğu ve yorgun görünümü azaltır. Ancak, “Göz kremimi sabah mı yoksa akşam mı sürmek daha etkili?” sorusu sıkça karşılaşılan bir sorudur. Sabah uygulaması, gün boyunca göz çevresinin taze ve dinç görünmesini sağlarken, akşam uygulaması ise gece boyunca cildin onarımını destekler. Yani, göz kremi kullanımı; yaşlanma belirtilerini önlemek, cildin nem dengesini korumak ve göz çevresini aydınlatmak için günlük bakım rutininizin vazgeçilmez bir parçası olmalıdır.
Göz çevresini önemsemek için kırışıklıkların oluşmasını bekleme! En ideali 20’li yaşlardan itibaren bu hassas bölgeye hak ettiği ilgiyi göstermek. Yaşa göre değil cilt ihtiyaçlarına göre doğru bir strateji izleyerek göz çevresinde harikalar yaratmak çok da zor değil. Bu bölgede uygulayacağın doğru bakım, uzun yıllar boyunca genç bir görünüme sahip olmanın en önemli anahtarı! Göz bakım serüvenine senin için oluşturduğumuz seçkiye buradan ulaşarak başlamaya ne dersin?